Aşura günü özellikle Müslüman Şiiler için çok önemli bir gündür. Aşure mi, Aşura mı sorusuna verilecek cevap ise Aşure bir tatlı çeşididir. Bu önemli günün ismi "Aşura"dır. Ayrıca Aşura Günü sadece İslam'da değil, Yahudilikte de dini önemli bir gün olarak kayıtlara geçmiştir.
İSLAM'DA AŞURA:
Aşura günü, İslam tarihinde önemli olaylardan biri olarak kabul edilir. Hz. Muhammed'in Medine'ye göç etmeden önce Mekke'den ayrıldığı ve Hz. Musa'nın ve İsrailoğulları'nın Firavun'dan kurtuluşunun bu günlerde gerçekleştiğine inanılır. Aşura günü, pek çok farklı ibadet ve ritüellerle anılır.
Özellikle Şii Müslümanlar için Aşura, ayrıca Kerbela Olayı'nın yıl dönümüdür. 10 Muharrem 61 Hicri yılında (10 Ekim 680), Hz. Muhammed'in torunu ve İmam Ali'nin oğlu Hz. Hüseyin, küçük bir grup takipçisiyle birlikte Kerbela'da Yezid'in ordusuyla karşı karşıya gelmiş ve orada şehit edilmiştir. Bu olay, Şii Müslümanlar için büyük bir yas ve matem günüdür. Aşura'da, Şii Müslümanlar, Hz. Hüseyin ve ailesinin acılarını anlatan dini oyunlar, anma törenleri ve mevlitler düzenler. Ayrıca, hayır işleri yapma, oruç tutma ve dua etme gibi ibadetler gerçekleştirilir.
YAHUDİLİKTE AŞURA:
Yahudilik'te Aşura, Muharrem ayının onuncu günü olarak kabul edilir ve bu günün anlamı İslam'dakinden farklıdır. Yahudilikte Aşura günü, kurtuluş ve af dileme günü olarak kutlanır. Bu gün, Hz. Musa'nın Mısır'dan İsrailoğulları'nı çıkardığına ve Kızıldeniz'i geçtikleri güne işaret eder. Aşura gününde, oruç tutma, dua etme ve bağış yapma gibi ibadetler gerçekleştirilir.
Sonuç olarak, Aşura, İslam takviminin Muharrem ayının onuncu günü olup, Müslümanlar ve Yahudiler tarafından önemli bir gün olarak kabul edilir, ancak farklı anlamlara ve kutlama şekillerine sahiptir. Her iki toplumda da bu gün, ibadet ve hayır işleriyle anılır.
KERBALA'DA NELER YAŞANDI?
Kerbela olayı, İslam tarihinde büyük bir öneme sahip olan ve Şii Müslümanlar için derin bir acı ve yas kaynağı olan bir olaydır. Bu olay, Hz. Muhammed'in torunu ve İmam Ali'nin oğlu olan Hz. Hüseyin ile onun küçük bir grup takipçisinin Kerbela'da Yezid'in ordusuyla karşı karşıya geldiği ve sonucunda şehit edildiği bir çatışmayı ifade eder.
Olay, 10 Muharrem 61 Hicri yılında (10 Ekim 680) gerçekleşmiştir. Hz. Hüseyin, Yezid'in hükümetine karşı çıkan ve adaletin yerine gelmesini sağlamak amacıyla Kufe'deki Şii Müslümanlardan destek talep etmişti. Ancak Kufe'den yola çıktıktan sonra, Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin yolları, Yezid'in ordusu tarafından kesilerek Kerbela bölgesinde bir ova olan Karbala'ya getirilmiştir.
Hz. Hüseyin, su ve gıda yönünden kuşatılmış ve çaresiz bir durumda bulunmaktaydı. Ancak o ve yaklaşık 72 kişilik eşi, çocukları ve yakın arkadaşlarından oluşan küçük bir grup, adalet ve İslam'ın temel ilkeleri için mücadele etmeye kararlıydılar. Hz. Hüseyin, savaşa girişmeden önce, düşman ordusuna barışçıl bir şekilde çağrıda bulunarak adaletin sağlanmasını istedi. Ancak, Yezid'in ordusu, onlara su bile vermemek için reddetti ve savaşa başladı.
Kerbela'da, Hz. Hüseyin ve beraberindekiler, su ve gıda yokluğu ile şiddetli sıcaklık altında üç gün boyunca kuşatıldılar. Sonunda, 10 Muharrem günü, yani Aşura günü, Hz. Hüseyin ve tüm arkadaşları Yezid'in ordusu tarafından saldırıya uğradı. Hz. Hüseyin ve onun yandaşları, büyük bir fedakarlık ve cesaretle savaşsalar da, sonunda çaresiz kalarak şehit edildiler. Bu olayda Hz. Hüseyin'in altı aylık oğlu Ali Asgar dahi öldürüldü. Hz. Hüseyin'in kızı Zeynep ve diğer kadınlar ise esir alındı.
Kerbela olayı, İslam tarihinde büyük bir trajedi olarak kabul edilir ve Şii Müslümanlar için ayrı bir önem taşır. Onlar için Hz. Hüseyin ve beraberindekiler, adaletin ve doğrunun sembolü olarak görülür. Her yıl Muharrem ayının onuncu günü olan Aşura gününde, Şii Müslümanlar Kerbela olayını anmak için matem ve yas tutarlar, dini oyunlar düzenler ve Hz. Hüseyin'in fedakarlıklarını hatırlarlar. Bu olay, Şii İslam'ın temel inançlarından biri olan İmamet (liderlik) doktrininin şekillenmesine ve Şii toplumunun kimliğine büyük ölçüde etki etmiştir.
IĞDIR'DA AŞURA
Aşura günü, Müslümanlar için dua, ibadet ve oruç tutma gibi dini ritüellerin yoğunlaştığı bir gündür. Özellikle Iğdır'daki camilerde Aşura gününe özel dualar okunur ve ibadetler gerçekleştirilir.
Iğdır'da Aşura etkinliklerinde camilerde ve mezarlıklarda "sinezen" ritüelleri gerçekleştirilir. Bu İran'da daha radikal bir biçimde uygulanır. Etkinlikler zincirlerle vücutlara zarar vermeye kadar gider.