Canımızı Hava, Malımızı Hırsız...

Abone Ol



Canımızı Hava, Malımızı Hırsız...

Orada bir ova var uzakta...
Gitmesek, görmesek de bizim ovamız;
Bir bereketli tahıl ambarı...
Bir lezzetli sebze meyve deposu...
Tepsi gibi düz arazisi...
Doğu'nun gerçek Çukurovası...
Üç ülkeye sınırı...
Bağrında Ağrı Dağı olan ovamız:
IĞDIR OVASI...
Yüreğimizle değil, sadece bedenimizle uzak kaldığımız ova...
İstanbul ve her yerden özlem duyduğumuz ova....
Sürekli iletişim kurarak haber aldığımız ova...
Elbette ki IĞDIR OVASI...
İşte bu güzel ovamız da payına düşen sorunlarla yaşıyor.
Ne insanların eski ağız tadı kaldı.
Ne de arsa ve arazilerin eski bereketi var.
Ne tarım, hayvancılık ve ticaret işi yapan halinden memnun...
Ne de sabit gelirli halinden memnun...
Üfürükten gündemlerin baskın olduğu ülkemizde;
Iğdır Ovası' da sorun üstüne sorun yaşıyor.
Bu sorunlardan ikisi çok önemlidir; Çünkü:
Kış aylarını kalitesiz kömür zehriyle soluyarak...
Can derdinde...
Yılın her gününde hırsızlarla mücadele ederek...
Mal derdinde IĞDIR OVASI...
Akşam olur, kirli hava yüzünde dışarı çıkılmaz.
Acil bir iş olur, hırsız yüzünden Iğdır dışına çıkılmaz.
Oysa şehir dışında bekleyen doğal gazı var.
Oysa o doğal gaz için ilgi ve ihale işi var.
Dahası, masaya yumruk vurarak:
İş yaptıracak bir eksik irade işi var.
Utanç verici diğer konu:
HIRSIZLIK...
Polisin, Iğdır esnafının telefon numarasını aldığını duyduk;
''Eğer iş yeriniz soyulursa, sizi arayalım'' demişler.
Ne diyelim!.. Umarız ki aramazlar...
Çivisi çıkan çarpık ekonomi yüzünden...
''Son çare budur'' deyip, çalmaz arsızlar...
Oysa, bir zamanlar ne kadar mutlu ve de huzurluydu Iğdır.
Yaz gelince kapı pencere açık, herkes dışarıda yatardı.
Kış gelince, herkes ciğerine bir temiz hava atardı.
Peki şimdi:
'' Canımızı kirli hava, malımızı hırsız alıyor'' diyor herkes.
Oysa, her seçim döneminde bir başka olur herkes.
Kalantor siyasetçinin siyah elbisesiyle, siyah arabasından yana...
Medya üfürmesiyle bir anlaşılmaz güçten yana...
Makamdan ve de saltanattan yana olur herkes;
Ne demokrasiyi, ne de ahlak ve adaleti hatırlar herkes...
Oylar sandığa...
Kirli hava cana... Hırsızlar da mala...
Hiç şaşmamalı herkes...
Ne ekerse onu biçer herkes...
Herkes Türkiye'de yaşıyor.
Türkiye nereye herkes oraya...
Ovamız da oraya... Dağımız da...
Öyle bir dönemdeyiz ki;
Canımız, malımız ve de doğamız tehlikede.
Türkiye'miz ve de güzel parçası ovamız tehlikede...
Çünkü bir gereksiz kavga siyaseti var.
Irk ve din üzerinden bölücü söylemler var.
Her iş kolunda bir çöküş...
Tepeden aşağıya,,, İşçisinden patrona...
Yani emekten sermayeye kadar uzanan bir acayip dövüş var.
Bir duyarsızlık, bir soğukluk, bir umutsuzluk var.
Ne Iğdır Ovası'nın kirli havası umurlarında...
Ne de halkı soyup soğana çeviren hırsızlar...
Bir anlaşılmaz Türkiye manzarası var;
Dışta kayıp, içte kaybeden bir Türkiye...
Bir gün mutlaka ülkemizin yüzü gülecektir.
Elbette ki böyle gelmiş böyle gitmeyecektir.
Ne güçten ve de güçlüden yana olacak herkes...
Ne de ahlak ve de adaleti unutacak herkes...
Yeter ki gerçek umutlardan yana olsun herkes!