DARBESİZ NE KALDI Kİ...

Abone Ol

HASAN TUFAN

tufanmedya@gmail.com

Üç öğün darbe: YE VATANDAŞ YE...

Fethullah terör örgütü, öyle bir kötü tohum ekmiş ki...

Kimi, kumpaslı yanından tutup öz vatandaşına tuzak kuruyor!

Kimi, sahte tanık ve üfürükten iddianameler yanından tutarak öz vatandaşını mağdur ediyor!

Kimi de bir konu ya da etkinlikten cımbızlama yaparak, öz vatandaşına zulüm ediyor!

Sözlü ve yazılı olarak hakkını arayanlar darbeci...

Tek tek ya da topluca, vatan ve millet için fikir beyan edenler darbeci...

Meydana ve sokağa çıkarak hakkını arayanlar darbeci...

İktidarı eleştirenler darbeci...

Ekonomiyi, eğitimi, adaletle demokrasiyi beğenmeyenlere darbeci...

‘’Bu okulda yanlış işler yapılıyor’’ diyen öğrencilerden...

‘’Bu parayla karın mı doyar?’’ Diyen emekçi ve çiftçiler darbeci...

‘’İş bulamıyorum işsizim çoluk çocuk açız’’ diyenler darbeci...

‘Sağlık konusunda yanlış işler yapılıyor!’’ Diyen herkes darbeci...

‘’Ulaşım sorunumuz var, günün şu kadarı yolda geçiyor’’ diyen darbeci...

‘’İçimizdeki 8 Milyon kadar kaçkın yabancılar, bu ülkeye zarar veriyor!

Sınırlarımız yolgeçen hanı mı?’’ deyip ağzını açanlar darbeci...

BİR ANNENİN GÜNLÜĞÜ...

Mutfaklar yangın yeri...

Çarşı pazar çok pahalı...

Satın alma gücümüz yerlerde sürünüyor!

Elektrik, su, doğalgaz ve telefon ücretlerini ödeyemez olduk!

Üstümüze başımıza giyemez olduk!

Konu komşu akrabaya gidemez olduk!

Her gün biraz daha solduk!

Şu darbe geliyor darbe senaryolarından bıkıp usandık!

Tepeden aşağıya, kavga gürültü ve ayrıştıran siyaset yüzünden yandık ki yandık!

Bir de baktık ki, yönetilmiyor adeta yok ediliyor her şeyimiz!

Darbesiz ne kaldı ki?.. Akşam yatıp sabah darbeyle uyandık!

Dokundu düğmesine televizyonun...

Bir de baktı ki, emekli amirallerin ayaklarına kelepçe takmışlar...

Sordu evdekilere, ‘neler oluyor?’ Diye.

Dediler, ‘’darbe yapacakmış bunlar...’’ Öyle diyor kimileri...

Sonra öğrenciler geldi görüntüye...

Kimi yerde, kimi yan yatmış, kimi de polisin altında kalmış...

Sordu evdekilere, ‘’ Peki, bunlar ne yapmış?’’ Diye.

Dediler, ‘’Okullarına istemedikleri kişi yönetici atanmış’’ Diye.

Döndü kocasına, ‘’bu darbe dedikleri, çarptığı her şeye zarar veren, yakıp yıkan... Ezip geçen değil midir? Yani her eziyet ve her zulüm bir darbe değil midir? Herkes şöyle bir etrafın baksın etrafına...

Sahi, darbesiz ne kaldı ki?...

Marketler buz kesiyor... Mutfaklar yangın yeri...

Huzur ve moralimiz yerlerde sürünüyor...

Sarsılan güvenimiz günden güne geri gidiyor!

Görüyorum ki, sadece biz değil... Herkes böyle...

Her şeyimiz darbeli...

Darbe düştüğü yeri yakar!

PEKİ, VATANDAŞIN YEDİĞİ DARBELERİN HESABINI KİM SORACAK?

İSTEMEM AYAKLARINA KELEPÇE TAKSINLAR!

İSTEMEM YERE YATIRIP, ÜSTLERİNE ABANSINLAR!

ISTERİM Kİ, ARTIK BİZİM YEDİĞİMİZ DARBELERİ DE ANLASINLAR...

KENDİLERİNİNKİ CAN DA BİZİMKİ PATLICAN MI?

YA VATANDAŞIN HER GÜN HER GÜN YEDİĞİ DARBELER NE OLACAK?