Ayrılıklardan söz etmek istemiyorum artık.
Ayrılık dendi mi, ellerimin kırıldığını hissediyorum.
Ayrılık dendi mi yaralanıyor, sevinçlerimi yitiriyorum.
Hepimiz biliriz ayrılığın o acısını.
Hepimizde vardır o yara.
Zamansız deşme acılarımı bu gece, yıldızları kaybedeceğim acılarda.
Ayrılık deme bana.
Köyden kente göçmelerde yaşadı, kimimiz ayrılığı.
Büyük şehrin sokaklarında kayboldu kimimiz.
Karanlık gecelerde yitirdi kimimiz ellerinin sıcaklığını.
Bazen yalnız kaldık insan selinin içinde.
Bizi gören olmadı.
Bir dost aradık hep içimizi dökecek.
Elimizi tutacak, bir çift ele hasret kaldık.
Kimsemiz yoktu.
Bazen de mektuplar yazdık uzaktaki dostlarımıza, hayalimizdeki sevgiliye şiirler yazdık.
Ama mektuplar ulaşmadı yerlerine.
Adresler yoktu, adresimiz yoktu.
Uzun kış gecelerinin yalnızlığını karanlığa gömdük.
Zaman geceydi sanki bütün gün.
Ne zaman bir tanıdığa rastladık, ya da bir mektup aldık, yüzümüz güldü, dünyalar bizim oldu.
Bazen de şarkılarda ağladık.
Türkülerde dertlendik.
Bazen de öylesine kapıldık ki yaşama telaşına, dostlarımızı unuttuk.
Unuttuk bir gün her şeyin masal olacağını.
Sevgiyi unuttuk.
Ölüm bu kadar yakınken bize, cenaze törenlerinde aklımıza düştü sadece.
Zaman hızlıca geçti.
Hep üşüdük yalnız ve kimsesiz gecelerde.
Yazar: Mustafa Çifci- Aşk Yazarı www.mustafacifci.com