KENDİNE VEKİL, KENDİNE GAZETECİLER ÜLKESİ

Abone Ol

Sözümüz kimi kendini düşünen milletin vekilleri ile kimi kendi çıkarı uğruna dönüp duran şu fırıldak gazeteciler üzerinedir.

Hanı milletin derdini dert etmeyen.. Milletin derdine derman olmak için ter dökmeyen... Sadece  gelecek seçimleri ve oturacağı yeni koltuğu düşünen kimi vekiller var ya işte onları... Partiden partiye geçerek  siyasət piyasasını utanç suyu ile yıkayanları yazalım istedik.

Son günlerde millet geçim derdiyle inlerken, gelecek seçimde koltuğunu garantiye almak için ortalıkta boy gösteren kimi millet vekillerini gündeme taşıyalım istedik.

Bir de milletin müşterek sesi olması gerekirken, çıkar siyasetinin fırıldağı olan kimi yandaş gazetecilerden söz edelim istedik.

Ne diyelim,  bu coğrafyanın utanç veren tarihi geçmişi hep böyle yaşanmıştır. Yoksa hiç insanlığın  feryad ettiği Gazzeler olur muydu? Dünya insanlığı bu zalim katliamlara seyirci kalır  mıydı?

Milletimizin her alanda zor günler yaşadığı bu zaman diliminde sadece kendi geleceğini düşünerek millete uzak duran milletin vekillerine itibar eden siyasi partileri bu millet asla unutmamalı... Asla bu partilere oy vermemelidir. Öyle ya al birini vur birinə... Milleti değil kendini düşünerek tavır takınan vekil ve partiden hiç hayır gelir mi. Hele hele ülkeyi zora ve daha sokanlara omuz vermek acaba hangi yurttaşlık ahlakına sığar?  Demek ki kendine vekil olanların işine Öyle geliyor.  Millet onların umurunda mı?

Seçim zamanı paralı ve pahalı siyasət işleri... Takım elbise kravat falan... Siyah ve son model lüks konvoy  arabaları... Gelsin oylar... Dolsun sandıklar.  Sonra da mecliste koltuk dağılımı... Kendileri orada millet de çok uzaklarda...

Kimi işsiz... Kimi çalıştığı ve emekli olduğu halde aç... kimi tarla  dükkanında perişan... Kimi de öğrencidir,   okul yollarında bitkin ve sahipsiz... Çünkü burası son yılların Türkiye'si...  Kimi vekillerin suspus oturup gelecek seçime  yatırım yaptığı... Kimi gazetecilerin de kulaklarının üstüne yattığı ülke...   Vekili ve Gazetecisi öz vatanında  olup bitenlere seyirci kaldığı... Öz milletimin başına gelenlere de dürbünle baktığı ülke…

Sözde vekillerle sözde gazetecilerin sözde sesi olduğu ülkem.

Karanlık coğrafyaya özenen nice çağ dışı oluşumların at oynattığı ülkemiz.

Allah'in adını kullanan, ancak verdiği aklı kullanmayanların ülkesi...   Adalet, Eğitim ve  Demokrasi yerine, dar ve karanlık alanda yaşayarak... Gazzelere sadece ağıt yakanların ülkesi... Tarih boyunca her zaman diliminde  haksızlık ve zulümle kan gölüne dönen nice topraklarda yaşayan bir uyur gezerler neslinin devamı olanlar...

Her haksızlığa sadece hamaset çığlığı atarak lafla peynir gemisi yürütenlerin ülkesi...                         

Dahası her çıkar işinde ÖZ'Ü ŞEKİCİLİKLE KATLEDENLERİN İTİBAR GÖRÜP BAŞ KÖŞEYE OTURDUĞU ADRESLER...               

Sevsinler sizin kimi duyarsız vekil ve gazetecilerinizi...  Sevsinler sizin öz koltuğunu vatan ve milletinden daha çok seven vekil ve gazetecilerinizi... Bu kafayla yaşayanların dünyasına hep pislik ve açlık yağar... Hep bomba ve zulüm yağar...                 

Ey Adalet, Eğitim ve Demokrasiye sırt dönüp,  kişi ve çağ dışı gruplardan  medet umanlar... Birkaç sayfa Tarih okuyun artık. Okuyun ki hem kendinizi hem de tüm mazlum ülkeleri gerçek bir gözle görünüz.   

Görünüz ki... Yandaşlık insanlığa... Yandaşlık Adalet ve Eğitime  olsun.  Çünkü yalana ve yanlışa yandaş olmak,  bir insanlık suçudur.