Eski Yüreğir Kaymakamı Mustafa Kılıç'ın 6 Şubat depremlerini fırsat bilerek depremzedeler için olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmayı yaklaşık 50 milyon lira dolandırdığı suçlamasıyla yargılanıyor.

Eski Yüreğir Kaymakamı Mustafa Kılıç ile kendisini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın danışmanı ve AK Parti’de görevli olarak tanıttığı öne sürülen Özgür Akgül ve Paşa Yaşar’ın yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü.

HESAP VAKFIN HESABI

Mahkeme heyeti, dolandırıldığını iddia eden Murat Erem’in ifadesini aldı. Sanıklardan şikayetçi olduğunu belirten Erem, şunları söyledi;

Sanık Özgür, deprem nedeniyle yüklü gıda alımı ihalesi olduğunu söyleyerek kaymakamlığa çağırdı. Kaymakam bey bana yüzde 6 olan ihalenin teminat bedelini yatırmamı istedi.

Ben de bu kadar durumumun olmadığını söyleyince kaymakam da geçici teminat olarak yarısını yatırmamı söyledi. Kaymakam bey bana teminatı şahsi hesabına yatırmamı istedi.

Ben karşı gelince, ‘Benim hesabıma şahsi para girişi olsa devlet benden hesap sorar, bu hesap vakfın hesabı’ dedi. Güvenerek 3 milyon 230 bin lira parayı yatırdım.

"KAYMAKAMLIĞA GİDİP GELDİKÇE DOLANDIRILDIĞIMI ANLADIM"

Fiyatları belirleyip yanına gittiğimde her defasında beni ‘imzalar eksik’ diye oyaladı. Daha sonra kaymakamın odasına gittiğimizde siyah poşetlerin içinde dolar ve euro para çıkışı oluyordu.

İstihdamın yıldızlarından Parlak Group’a ödül İstihdamın yıldızlarından Parlak Group’a ödül

Kendisinden ‘ben bu işten vazgeçtim, paramı ver’ dedim. Kaymakamlık binasını gidip geldikçe mağdur olanları gördüm, o zaman dolandırıldığımı anladım” diyerek sanıklardan şikayetçi oldu.

Murat Erem’in avukatı Eda Deveci de söz aldı. Avukat Deveci, müvekkilinin zararının karşılanması için cezaevinde sanık Mustafa Kılıç ile görüşmeye gittiğini belirterek, “Bu konuyu konuşurken Mustafa Kılıç bana ‘Avukat hanım boşuna uğraşmayınız. İlk celsede tahliye olurum. Uçağa biner gider, sevgilimle İngiltere’de parayı yerim’ dedi. Ben de ‘Müslümanım diyorsunuz, eşiniz de tesettürlü’ nasıl böyle konuşuyorsunuz diye sordum. Her gün Kuran okuduğunu, günah çıkarttığını söyledi. Kaymakamların dürüst kişiler olması gerekir” dedi.

BORSADA İŞLEM YAPTI İDDİASI

Duruşmada sanık eski kaymakamın Mustafa Kılıç’ın eşi Hatice Kılıç da tanık olarak dinlendi. Eşinin kendi adına banka hesabı açtığını belirten Kılıç, “Para günüm vardı, o yüzden eşim adıma hesap açmıştı. Maaşlarını da benim hesabıma yatırıyordu. 6 ay kadar maaşını yatırdı. Hesabımı hiç kontrol etmedim. En fazla 400 bin lira giriş oluyordu. Eşim borsa oynadığını oradan da hesaba para aktardığını söylüyordu. Kripto hesabı var mı yok mu bilmiyorum” dedi.

KILIÇ: KİMSEYİ DOLANDIRMADIM

Kaymakamı Mustafa Kılıç, suçlamaları kabul etmedi. Kılıç, müşteki avukatının kendisine iftira attığını öne sürerek kendisini şöyle savundu:

“Avukat yalan ve iftira atıyor. Cezaevine geldi, müvekkilinin zararını karşılamamı istedi,  avukatlığımı da ücretsiz yapacağını söyledi. Ben de kendisine dolandırıcı olmadığımı söyledim, devletin verdiği yetkiyi kullandım. Avukatın söyledikleri namusuma atılmış iftiradır. Ben kimseyi kandırmadım, dolandırmadım. İhaleleri yapacağımı, teminatları iade edeceğimi söyledim” dedi. 

AKGÜL: MİT'TENİM DEMEDİM

Diğer sanık Özgür Akgül de kimseye kendisini Cumhurbaşkanlığında görevli olduğunu ve MİT’tenim gibi sözler söylemediğini belirterek tahliyesini istedi.

Mahkeme savcısı mütalaasında, her iki sanığın da tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. 

MENZİL VE FETÖ'LÜ SAVUNMA

Savcının mütalaası üzerine söz alan Mustafa Kılıç, kendisine FETÖ’vari kumpas kurulduğunu iddia ederek, “Bunlar emniyetin içindeki Menzil yapılanmasının devamıdır. Ben eğer bu suçları işlemiş olsaydım yurt dışına kaçardım. Benim vicdanım rahat. Kimseyi dolandırmadım. Bile bile bana operasyon yaptılar. Gerekirse beni ev hapsiyle tahliye edin. Herkesin parasını ödeyeceğim” dedi.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için erteledi. 

Editör: Editör Yazar