GÜNCEL

Esenyurt Sanayicileri Rahatsız

Esenyurtlu sanayiciler iş dünyalarında yaşadıkları sorunları Basın Platformu üyeleri gazetecilere anlattılar. M. Remzi Tanış başkanlığındaki Basın Platformu, Esenyurtlu sanayicilere bir ziyarette bulunarak sorunlarını dinledi.

Abone Ol

İstanbul’un sanayi merkezlerinden biri olan Esenyurt’ta sanayiciler, artan sorunlar nedeniyle seslerini yükseltti.

ESİDER (Esenyurt Sanayici ve İş Adamları Derneği), Mehmet Remzi Tanış’ın başkanlığını yürüttüğü Basın Platformu ile kahvaltı organizasyonunda bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan sanayiciler, iş hayatlarında ve kendi faaliyet gösterdikleri sektörlerle ilgili sorunlarını dile getirdiler. Sanayiciler son dönemde Türkiye’de oldukça geniş bir tartışma konusu olan yabancıların ülkelerine geri gönderilmesiyle ilgili de görüşlerini ifade ettiler.

İş İnsanları Derneği Genel Sekreteri ve Hür Şirketler Grubu sahibi Yavuz Selim Özdemir, sanayicilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, “Esenyurt Sanayicileri Rahatsız” manşetinin gazetelerde yer almasını istedi.

ŞAVLI: SANAYİ BÜYÜYOR, İŞ GÜCÜ DARALIYOR

Yaşam Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Celal Karaali’nin “Esenyurt, İstanbul’un en büyük sanayi bölgelerinden biri olarak biliniyor. Ancak mevcut ekonomik koşullar sanayicileri nasıl etkiliyor? Sorusuna yanıt veren ESİDER Başkanı Turgut Şavlı şöyle konuştu;

Sanayiciler adına şöyle başlayayım; Esenyurt, İstanbul'un en büyük ilçelerinden biri. Hem nüfus hem sanayi hem de iş gücü açısından önemli bir konumda. Daha önce yaptığımız çalışmalara göre ilçede yaklaşık 3.000 civarında irili ufaklı sanayi firması bulunuyor. Rakamları daha teknik olarak ele alırsak, İstanbul Sanayi Odası’na kayıtlı 1.660 sanayi işletmesi, İstanbul Ticaret Odası’na kayıtlı ise 1.889 ticarethane mevcut. Bu ticarethanelerin içinde sanayi kuruluşları ve sanayiciler de yer alıyor. Dolayısıyla kapsamı oldukça geniş bir bölgeden bahsediyoruz ve bu genişlik hem avantajlar hem de dezavantajlar getiriyor.

Günümüzde sanayicilerin en büyük sorunlarından biri iş gücü eksikliği. Bu sorun, yalnızca mavi yakalı çalışanlarla sınırlı değil; beyaz yakalı çalışanlar açısından da ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Her platformda bu konu gündeme geliyor ve çözüm yolları aranıyor. Bizler de zaman zaman karamsarlığa kapılıyoruz. Ancak bu sorunu aşmak için Türkiye’nin, Almanya’nın, Avrupa’nın ve Amerika’nın geçmişte yaptığı gibi bilinçli ve kayıtlı bir iş gücü planlaması yapması gerektiğini düşünüyorum. 1960’lardan itibaren Almanya’nın Türkiye’den iş gücü transfer ettiğini biliyoruz ve şu anda bu göçmen işçilerin ikinci, üçüncü, hatta dördüncü kuşakları ortaya çıkmış durumda.

Ancak iş gücü eksikliği, sanayicilerin karşılaştığı tek problem değil. Bir diğer büyük sorun da kâr ederken zarar etmek. Bunu biraz açacak olursam, firmaların nakit akış tablolarını doğru şekilde yönetememesi büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Sermaye, iş dünyasında kritik bir unsurdur. Eğer büyüme devam ediyorsa, ya sermaye artırılmalı ya da krediye yönelinmelidir. Ancak burada bir engel var: Firmalar uygun krediye ulaşmakta zorlanıyor.

Öz kaynakları güçlü olan firmalar için bu bir problem teşkil etmiyor; onlar zaten kendi yağlarında kavrulmaya devam ediyor. Ancak büyümek isteyen firmalar için krediye erişim şart. Peki, krediye erişimdeki sıkıntı nedir? Para mı yok? Hayır, piyasada para var ama maliyeti çok yüksek. Günümüz faiz oranları oldukça yüksek seviyelerde, bu da düşük kâr marjlarıyla çalışan işletmeler için kredi kullanımını neredeyse imkânsız hale getiriyor.

Genel olarak bir özet yaptım, elbette konu çok daha derinlemesine ele alınabilir ve farklı örneklerle desteklenebilir. Ancak sanayicilerin şu anki en büyük sıkıntıları, anlattığım bu temel meselelerin altında yatıyor.

EN BÜYÜK SORUNLAR; YER VE ADALET

Sanayicilerin en büyük sorunlarının başında yer sıkıntısı geliyor. Esenyurt'ta sanayi alanlarının yetersizliği nedeniyle üreticiler, yatırım yapmakta zorlanıyor. Özdemir, belediyeler ve üniversitelerle yapılan istişarelerde sürekli engellerle karşılaştıklarını belirterek, sanayicilere yönelik politikaların yetersiz olduğunu vurguladı. Bunun yanı sıra, adalet sisteminde yaşanan aksaklıklar da sanayicilerin işlerini yürütmesini zorlaştırıyor. “Adliyelerde işimizi çözemiyoruz. Tanıdığınız yoksa ilerleyemiyorsunuz,” diyerek sanayicilerin hukuki süreçlerde karşılaştığı zorlukları dile getirdi.

KALİFİYE ELEMAN EKSİKLİĞİ

Sanayicilerin karşı karşıya olduğu bir diğer büyük problem ise eğitim sistemi ve kalifiye eleman eksikliği. Yavuz Selim Özdemir, “İstanbul Üniversitesi mezunu bir mühendise basit bir soru soruyoruz, cevap veremiyor!” diyerek eğitim sisteminin yeterli olmadığını ve meslek liseleri ile üniversitelerin mesleki eğitime daha fazla önem vermesi gerektiğini ifade etti. Esenyurt Üniversitesi ile bir protokol imzaladıklarını ancak rektör değişiklikleri nedeniyle projelerin aksadığını belirtti.

ASGARİ ÜCRET VE VERGİ YÜKÜNDEN ŞİKAYET ETTİLER

Sanayiciler, asgari ücret artışlarının ve yüksek vergi yüklerinin işletmeler üzerindeki baskısını da dile getirdi. İşverenlerin maliyetlerin artması nedeniyle istihdamı kısıtlamak zorunda kaldığını belirten Özdemir, bazı yönetmeliklerin iş gücü piyasasını dengesizleştirdiğini söyledi. Sığınmacıları çalıştıran iş yerlerine vergi muafiyeti sağlanırken, yerli işletmelerin yüksek maliyetlerle mücadele ettiğini vurguladı.

Ayrıca sanayiciler, Türkiye'de çalıştırılan yabancı işçiler konusunda görüşlerini paylaştı. 39 yıldır Esenyurt’ta faaliyet gösteren bir sanayici, “Suriyelileri, Türkmenleri, Özbekleri Türkiye’den çıkarın, sanayinin en az %50’si çöker,” diyerek yabancı işçilerin sanayi için önemine dikkat çekti. Ancak işçi izin süreçlerinde yaşanan bürokratik karmaşaya da değindi. Çalışma Bakanlığı’ndan alınan izin belgeleriyle işçi çalıştırılabiliyorken, Göç İdaresi'nin farklı uygulamaları nedeniyle sorunlar yaşandığı ifade edildi.

DENETİM EKSİKLİĞİ

Esenyurt'ta sosyal yardımların denetimsiz bir şekilde dağıtıldığına da dikkat çeken sanayiciler, “Sadece kaymakamlık 35.000 aileye sosyal yardım veriyor. Belediyeler ve diğer kurumların yardımlarıyla bu sayı 50.000’i aşıyor,” diyerek yardım sisteminin sıkı denetlenmesi gerektiğini belirtti. Yardım sistemlerinin entegre edilmesine rağmen suistimallerin yaşandığı ifade edildi.

LOJİSTİKTE YENİ PLANLAMALAR ŞART

Sanayiciler, üretim alanlarının modernize edilmesi ve sanayi alanlarının genişletilmesi gerektiğini dile getirdi. Bina yüksekliklerinin sınırlı tutulmasının işletmeleri zor durumda bıraktığını belirten sanayiciler, lojistik depolar ve sanayi alanları için daha uygun yapıların oluşturulması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, organize sanayi bölgeleri yerine endüstri alanlarının yaratılması önerildi.

“KADINLARA DAHA İYİ EĞİTİM GEREK”

Sanayiciler, toplumun gelişimi için kadınların eğitiminin önemine de vurgu yaptı. Kadınların daha iyi eğitim almasının ekonomik ve sosyal kalkınmaya katkı sağlayacağını ifade eden sanayiciler, bu konuda ciddi adımlar atılması gerektiğini dile getirdi.

DESTEK BEKLİYORLAR

Esenyurt sanayicileri, yaşadıkları zorluklara rağmen Türkiye ekonomisinin dinamik ve güçlü olduğuna inanıyor. Ancak üretim, eğitim, adalet ve sosyal yardım sistemlerinde yaşanan düzensizliklerin giderilmesi gerektiğini savunuyor. Yetkililerin sanayicilere daha fazla destek vermesi gerektiğini belirten iş insanları, sorunlarını duyurmak için medya aracılığıyla kamuoyuna seslenmeye devam edeceklerini ifade etti.