Törene, İSMMMO Başkanı Erol Demirel’in yanı sıra birçok üyenin ve davetlinin katıldığı gözlemlendi. Törende ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Sekreteri Soner Özimer de meslekteki emeğinden dolayı “Onur Belgesi” almaya hak kazandı.
Belge, İSMMMO Başkanı Erol Demirel tarafından bizzat takdim edildi. Demirel, tören sırasında yaptığı konuşmada, “30 yıl boyunca mesleğine bağlılıkla hizmet eden herkesi yürekten kutluyorum. Bu uzun yolculukta emeği geçen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyor ve başarılarının devamını diliyorum” ifadelerini kullandı.
Bugün mali müşavir belgesini almamın üzerinden tam 30 yıl geçmiş. Yani 30 yıl önce bugün mali müşavir olmuşuz, bu yıl 30. yılı tamamlamışız. Aslında 1990 yılında kuruluşuna tanıklık ettiğim, stajyerken içinde bulunduğum bir oda olan İstanbul Mali Müşavirler Odası, 3568 sayılı yasayla kuruldu. O dönemde stajyer olduğumuz yıllarda defterler elle yazılıyordu. Dolma kalemlerle yevmiye defterleri, kebir defterleri tutuluyordu. Tahakkuklar o dönemlerde maliyede kesiliyordu, bilgisayarlar ise henüz işin içinde değildi.
CHP İstanbul İl Sekreteri Soner Özimer, mesleği ve Türkiye’deki güncel duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, genç meslektaşlarına da tavsiyelerde bulundu.
Özimer şunları söyledi;
“MALİ MÜŞAVİRLİK ONURLU BİR MESLEKTİR”
30 yıl önce, 1994 yılında mali müşavir belgesini alarak mesleğe ilk adımımı attım. Büro açtım, sonrasında ortak olduğum büroda devam ettim. Tabii insanın gözünde birçok anı canlanıyor. Meslek çok gelişti; artık bilgisayarlarla çok önemli işlemleri yapabiliyoruz, yazabiliyoruz. Ama ne yazık ki ülkenin son 25 yıldır içinde bulunduğu ekonomik şartlar, meslek gelişirken mali müşavirlerin ekonomik özgürlüklerinin kısıtlanmasına neden oldu. Ekonomik zorluklar arttı. O dönemlerde belki üç yılda bir araba değiştirebiliyorduk, alım gücümüz çok daha yüksekti. Ancak gelin görün ki, meslek ve dünya ilerlerken, tüm şartlar değişti. Elle tutulan defterlerden bilgisayarlara geçişle birlikte kalite artsa da, bürolar ve ofisler değer kazansa da, meslektaşlar önemini kaybetmeye başladı. Oysa mali müşavirlik çok önemli bir meslek. Ben geçimimi siyasetten değil, mali müşavirlikten sağlıyorum. Evime ekmeği bu meslekten götürüyorum. Bu nedenle mali müşavirlik bırakılacak bir meslek değil, bir onurdur, bir gururdur ve bunu göğsünüzde taşırsınız. Bugün, İstanbul Mali Müşavirler Odası birçok arkadaşımıza belge takdim ederken, belgemi alanlardan biri de ben oldum. Sevinçliyim. İlkokul çağlarında karne alan çocuklar gibi heyecanlıyız.
“PANDEMİDE İZNİ VERİLEN MESLEK GRUPLARINDANDIK”
Bu 30 yılın içine çok şey sığdı; acısıyla tatlısıyla birçok anı yaşadık. Çok keyifli anlar oldu, geceleri çalıştığımız zamanlar oldu. Pandemi döneminde hükümet, sağlık çalışanları gibi bizlere de sokağa çıkma serbestliği tanıdı. Çünkü ekonomi mali müşavirler tarafından hesaplanan vergilerle dönüyor. Pandemi sürecinde herkes bürosuna gidip çalıştı.
“YÜKÜMÜZ AĞIR AMA BİRÇOK HAKKIMIZ VERİLMİYOR”
Meslek keyifli bir meslek ve yeni yetişen gençlere bu mesleği sevdirmemiz lazım. Ama ne yazık ki meslek hak ettiği değeri görmüyor. Örneğin, 15 yıllık avukatlara yeşil pasaport verilirken, mali müşavirlere hâlâ verilmiyor. Hükümet neden bunu vermiyor, bilmiyoruz. Belki bizleri sadece tahakkuk memuru gibi görüyorlar. Devlet, ekonomik yükün büyük bir kısmını bize yüklüyor, ama birçok hakkımızı vermiyor.
“SORUMLULUK ARTIYOR, GELİR AZALIYOR”
Muhasebecilik ve mali müşavirlik çok önemli. Ancak mali müşavirler her şeyi bilmek zorunda bırakılıyor, angaryaları çok fazla, sorumlulukları sürekli artıyor, iş yükü çoğaltılıyor. Fakat ne yazık ki kazançları azalıyor. Örneğin, oda tarifesi Resmî Gazete'de yayınlanıyor ama oradaki tarifeyle geçinebilmek neredeyse imkânsız. Ekonomiye bu kadar büyük katkı sağlayan mali müşavirler, maalesef hak ettiği değeri göremiyor. Sümeyra Duğan