Sadece Türkiye'nin değil dünyanın da bir numaralı gündemi haline gelen Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi sonrasında ekonomik maliyet hesaplamaları da başladı. İlk belirlemelere göre on milyarlarca Türk Lirası maliyetin çıkacağı açıklandı.
FITCH'TEN AÇIKLAMA
Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch, "Türkiye ve Suriye'deki depremin mali faturası 4 milyar dolar." diyerek depremin ekonomik maliyet boyutuyla ilgili çarpıcı bir açıklamaya imza attı.
EKONOMİYE ETKİSİ
Yetkililer, depremlerin 13,3 milyon insanın yaşadığı, yani ülke nüfusunun yaklaşık altıda biri olan 10 şehri etkilediğini söyledi. Bölgenin ekonomik çıktısı, Türkiye'nin gayri safi yurtiçi hasılasının yaklaşık 10’da birini oluşturuyor.
Depremin Türkiye Cumhuriyetine maliyetinin 35 ile 50 milyar dolar arasında olması bekleniyor. Türkiye’nin iç dış ticaret açığı 110 milyar iken bu depremin %30 ile %40 arası ek külfet doğurması, bunun da ekonomik büyüme rakamını 1 ile 2 puan gerileteceği tahmin ediliyor.
Deprem nedeniyle Türkiye, geçen ay günde yaklaşık 1 milyon varil ile küresel arzın %1'ini ihraç eden Ceyhan’daki ham petrol akışını durdurmak zorunda kaldığı için küresel piyasalar üzerindeki petrolün fiyat artış etkisi hemen görüldü.
Depremin neden olduğu ekonomik hasar değişkenlik göstermekle birlikte öncelikle yıkılan konutların, okulların, fabrikaların, yolların, barajların ve köprülerin yeniden inşası ekonomiye ek bir maliyet yükleyecektir. Sermaye varlıkları ve altyapı kaybının yanı sıra beşeri sermaye kaybı daha büyük bir önem arz etmektedir. Özellikle eğitim öğretimi aksatan eğitim altyapısının yıkımı nedeniyle nitelikli iş gücü yetiştirilmesine kısa ve orta dönemde sekte vuracağı beklenmektedir.
BÜYÜMEYE YÜKSEK ETKİ YAPACAK
Reuters'ın hesaplamalarına başvurduğu toplam 3 ekonomist depremin GSYH'ye etkisini 0.6 ila 2 puan arasında kayıp olarak hesapladı. Ekonomistler üretimin %50 oranında aksadığı ve bu düşüşün 6-12 ay gibi bir sürede telafi edildiği bir senaryoyu baz alıyor. Bir yetkili de bu yıl büyümenin ilk tahminlerden deprem nedeniyle 1-2 puan aşağıda kalabileceğini söyledi.
Üretim kaybının ne kadar büyüklükte olacağı ve bu kaybın ne kadar süreceği bilinmediği için net etkiyi tahmin etmek mümkün değil. Ancak geçmiş depremlerden yapılan hesaplamalar ve elektrik tüketimi verilerinde bir hafta önceye göre Türkiye genelinde yaşanan %10 kayıp da ekonomik büyümede belirgin etkiler olacağına işaret ediyor.
ELEKTRİK TÜKETİM AZALDI
EPİAŞ verilerine göre Türkiye'nin ulusal elektrik tüketimi depremin gerçekleştiği dün, geçen haftanın aynı gününe göre %11 azalarak yaklaşık 37,500 MW/saat oldu.
"Milyarlarca liralık hasar ortaya çıkacak" diyen üst düzey bir yetkili Reuters'a verdiği bilgide "Şimdi kamu binaları, hastaneler, konutlar, boru hatları, çeşitli tesisler, fabrikalar… Bunların hepsini birlikte düşündüğümüzde hızlı bir yeniden imar gerekecek" dedi ve ekledi:
"Bütçede öngörülen bazı yatırımlar kaynaklarının bu bölgelere kullanılması zorunlu olacak...Burada milli gelir açısından milyarlarca dolar belki de bir maliyet ortaya çıkacak. Bunun tam çerçevesinin belirlenmesi zaman alacak elbette ama bu yıl öngörülen büyümeden en az %1 belki %2 puanlık düşüş olmasını beklemek mümkün."
TÜİK tarafından bu hafta açıklanan 2022 verilerine göre, deprem bölgesindeki toplam 10 ilde 13.42 milyon kişi yaşıyor ve bu toplam nüfusun %15.7'sini oluşturuyor.
TÜİK'in 2021 verilerine göre ise depremden etkilenen 10 ilden oluşan bölgenin GSYH içindeki payı %9.3 seviyesinde. Sektörel olarak bakıldığında deprem bölgesinin tarımdaki payı %14.3 sanayideki payı ise %11.2 ile GSYH payına göre daha yüksek olan alanlar. Depremden etkilenen bölgeye toplam turistlerin yaklşaık %1'inin gelmesi nedeniyle bölgenin bu sektöre etkisi ise düşük.
Dış ticaret verilerine etki olarak bakıldığında depremden etkilenen bölge Türkiye'nin toplam ihracatının %8.5'ini toplam ithalatın %6.7'sini gerçekleştiriyor. Gaziantep tek başına Türkiye ihracatının %4.4'ünü Hatay %1.6'sını Adana ise %1.2'sini gerçekleştiriyor.
Ekonomistler ihracatta yıl genelinde bölgeden bir kaç milyar dolar kayıp beklediklerini ancak benzer etkinin ithalatta da görüleceği için dış ticarete genel etkinin zayıf kalacağına dikkat çektiler. Ekonomistler makro etkiler dışında sektörel etkilerin de görülebileceğine dikkat çekerken net etkinin anlaşılması için daha uzun zaman gerekecek.
14 Mayıs'ta yapılacağı açıklanan seçim öncesi iktidarın çözmek için karşı karşıya kaldığı bu sorunun ekonomiyi ve seçim sürecini etkileyip etkilemeyeceği de ayrı bir soru olarak ortaya çıkıyor.