İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Sarıyer Belediye Başkan adayı Mustafa Oktay Aksu ile birlikte önce ilçe turu yaptı, ardından Ferahevler Mevlana Parkı’nda vatandaşlarla buluştu. Vatandaşlar hem yol boyunca hem de halk buluşmasında, İmamoğlu ve Aksu’ya sevgi gösterilerinde bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP milletvekilleri Namık Tan, Asu Kaya, CHP Parti Meclisi üyesi Bedirhan Berk Doğru, CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Kubat ile geçmiş dönem ilçe başkanları ve CHP Sarıyer Belediye başkan aday adayları da halk buluşmasında Aksu’ya, İmamoğlu ile birlikte destek verdi.
ÇELİK: SARIYER'DE, OKTAY AKSU'NUN YANINDAYIZ
Buluşmada ilk konuşmayı yapan Çelik, “İlçe başkanlarımızla, belediye başkan aday adaylarımızla, Genel Başkan Yardımcımızla, milletvekillerimizle, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'yla, Sarıyer'de, Oktay Aksu'nun yanındayız hep birlikte. Oktay Aksu Başkanımız, 15 yıllık yerel yönetimler deneyimine sahip. 15 yıllık belediyecilik deneyimine sahip Oktay Aksu Başkanımız, 31 Mart'tan sonra, Sarıyer'de, halkçı belediyecilik uygulamalarını, sosyal demokrat belediyecilik uygulamalarını en üst seviyeye taşıyacak. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'yla birlikte, Sarıyer'in çocukları için, Sarıyer'in gençleri için, Sarıyer'in kadınları için, Sarıyer'in emeklileri için, Sarıyer'in emekçileri için büyük bir mücadele verecek. 31 Mart günü, hep birlikte Oktay Başkanımızın yanında mıyız? 31 Mart'ta Oktay Aksu'yla Sarıyer'de sandıkları patlatıyor muyuz? Hep birlikte sandıklara güçlü bir şekilde sahip çıkıyor muyuz? O zaman yolumuz açık olsun diyorum. Yolumuz aydınlık olsun diyorum. Oktay Başkanım, ayağına taş değmesin diyorum. Tam yol ileri diyorum” ifadelerini kullandı.
“EĞER İSTANBUL KAYBEDİLİRSE, EĞER SARIYER KAYBEDİLİRSE…”
“Riski görmemiz gerekiyor. Eğer İstanbul kaybedilirse, eğer Sarıyer kaybedilirse, bu sadece bizim değil, tüm Türkiye'nin direncinin, bağışıklık sisteminin zayıflaması anlamına gelir. Bu işler, bu yol, kişisel duygulardan ve taleplerden beslenmez. Beslenemez, beslenmemeli. Bunu kabul etmiyorum. Bu yol, kişisellikten uzaktır; uzak olmalıdır. Çünkü ulaşılması gereken menzil, bir kişinin değil, 16 milyonun, hatta Türkiye'nin, 86 milyonun ortak menzilidir. Öyle değil mi? Bu yolun en büyük taşıyıcısı neresi? İstanbul'dur. Öyle değil mi? İstanbul kadar da Sarıyer'dir. Öyle değil mi sevgili hemşehrilerim? Şimdi burada ben sizinle dertleşeceğim. Benim sesimi herkes duysun. Şükrü Genç Başkanım, benim ağabeyimdir. Allah'ın izniyle de hep öyle kalacaktır, onu söyleyeyim. Benim ağabeyimdir. Bakın; 2009’da, 2014’te, 2019’da benim partim, CHP, Şükrü ağabeyi aday yaptığında, o zaman da kırılan, gücenen olmuştur. Doğru mu? Kendine hak görerek, yapılmadığı için kızan da olmuştur, öfkelenen de olmuştur. Öyle değil mi? Haksızlığa uğradığını düşünmüştür. Öyle değil mi? Elbet. Bu çok doğal süreçtir. Bugün de kırılanlar olduğu gibi. Ama bunun çözümü, duygusal eylemlere girmek değildir.”