Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, kamuoyunda sıkça gündeme gelen İstanbul depremleriyle ilgili iddialara sert tepki gösterdi. Son olarak Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından yapılan “büyük deprem yaklaşıyor” yorumlarına karşı çıkan Üşümezsoy, hem fay hatlarının yapısını hem de yapılan değerlendirmelerin bilimsel dayanağını sorguladı.

“YEŞİLKÖY VE SİLİVRİ FAYLARI ÖLÜ”

Prof. Üşümezsoy açıklamasında, “Adana fayı ölü. Yeşilköy, Silivri fayı ölü” diyerek bazı fay hatlarının aktif olmadığını savundu. Üşümezsoy, kamuoyunda sıkça dile getirilen "7 büyüklüğünde deprem olacak" şeklindeki yorumlara da karşı çıkarak, bu tür ifadelerin bilimsel verilerle desteklenmediğini belirtti.

“6.2 İLE 7.2 ARASINDA 32 KAT FARK VAR”

Deprem büyüklüklerinin aritmetik bir artışla değil logaritmik olarak değerlendirildiğini hatırlatan Üşümezsoy, “6.2 ile 7.2 arasında 32 kat fark var” diyerek 6 büyüklüğündeki bir depremin, 7 üzerindeki bir sarsıntıyla kıyaslanamayacak kadar farklı bir enerji açığa çıkardığını vurguladı.

Son dakika; Okullar tatil edildi Son dakika; Okullar tatil edildi

“SADDAM ÖRNEĞİYLE YANIT: ATOM BOMBASI VAR MIYDI?”

İstanbul’da büyük deprem beklentisinin bir korku iklimine dönüştürüldüğünü belirten Üşümezsoy, “Bir zamanlar diyorlar ki 'Saddam İstanbul’a atom bombası atar.' Ama Saddam’ın elinde atom bombası atacak füze mi var? diye sormuyorlar,” ifadeleriyle bilimsel gerçeklikten uzak senaryolarla kamuoyunun yönlendirildiğini savundu.

“HER YIL YIKILIRDI AMA SEKİZLİK DEPREM OLACAK FAY YOK”

Üşümezsoy’a göre İstanbul’da 8 büyüklüğünde bir depremin yaşanması mümkün değil. “İstanbul’da sekizlik deprem olursa, her sene yıkılır. Ama sekizlik deprem olacak fay var mı? Yok,” diyerek bu tür iddiaların altının boş olduğunu söyledi.

BİLİMSEL TARTIŞMA SÜRÜYOR

Prof. Üşümezsoy’un bu açıklamaları, Türkiye’de deprem senaryoları üzerine süren bilimsel ve kamusal tartışmalarda farklı bir bakış açısını temsil ediyor. Bazı uzmanlar, Marmara Denizi'nde 7 ve üzeri büyüklükte bir deprem potansiyelinin bulunduğunu savunurken, Üşümezsoy gibi isimler bu senaryoların abartıldığını ve yanlış yorumlandığını öne sürüyor.