14 Mayıs 2023'te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi CHP'nin ekonomi kurmayları arasında olacağı iddia edilen ve CHP'nin "Ekonomi Modeli" tanıtım toplantısına da konuşmacı olarak katılan ABD MIT Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)'nın faiz artırım kararlarını değerlendirdi.

"TÜRK HALKINI ZOR GÜNLER BEKLİYOR"

Acemoğlu'nun açıklamaları şöyle;

“Birincisi faizleri arttırıp enflasyonu kontrol altına almaya başlamak için reel faizleri sıfırın üstüne doğru taşımak. Bu enflasyona karşı mücadele için çok önemli. Bu birinci maddenin başındayız. Ben hala emin değilim devlet bankaları duracak mı? Başka yollardan rant dağıtımına devam edilebilirler. Yani şimdilik sadece birincinin bir bölümüne doğru bir adım atıldı.

Kötü haber; Elektrik faturalarında sübvansiyon bitiyor Kötü haber; Elektrik faturalarında sübvansiyon bitiyor

"FAKİRLİK VE İŞSİZLİK DEVAM EDECEK"

İkincisi, aynı sırada kurumsal reform sürecine başlamak. Bu da çok önemli. Bu süreç ifade özgürlüğü ve demokratik hakların kuvvetlendirilmesi ile başlamalı. Ama aynı zamanda ekonomiyi direk olarak etkileyecek yapısal reformlar da çok önemli. Bunların içinde yolsuzluğu kontrol altına almak, rekabeti azaltan uygulamaları durdurmak, yargı kurumlarının bağımsızlığını sağlamak ve yatırımın önünün açılması özellikle önemli. Bu konularda hiçbir gelişme yok ve olacağını düşünmüyorum. Benim Murat Üçer’ile beraber yaptığım analizde Türkiye’nin en büyük problemlerinin verimsizlik ve teknolojik gerilik olduğu ortaya çıkıyor. Bunlar kurumsal ve büyük yapısal reformlar olmadan çözülemeyecek problemler. Bu verimsizlik devam ettiği sürece de ücretler reel olarak artmayacak ve enflasyonu tetikleyecek problemler her zaman ortaya çıkacak. Fakirlik ve işsizlik problemleri devam edecek.

"KAYNAKLAR DOĞRU KULLANILACAK MI?"

Üçüncü olarak enflasyona karşı mücadele ve kurumsal yapıdaki reformların başlangıcıyla beraber yurtdışından kaynak getirilmesi. Bu kaynaklar şirket ve banka bilançolarındaki kötü durumu düzeltmek için ve depremden dolayı ortaya çıkan büyük harcama gerekliliği için kullanılmalıdır. Bu konuda bir şey yapılacak mı? Ekonomi kurmayları tabii ki yurtdışından kaynak getirmek istiyorlar. Ama bunları doğru kullanacaklarına emin değilim. Türkiye bankalarının ve şirketlerinin gerçek durumunun ne olduğunu şu ana kadar tartışmadılar. Mehmet Şimşek bundan önceki bakanlık döneminde bol kaynak vardı ve bu kaynaklar doğru kullanılmadı. Türkiye’nin üretkenliğinin en düşük olduğu dönemdi bu dönem. Şimdi birden bire doğru kararları mı almaya başlayacaklar?

Dördüncüsü ise fakirliğin artmamasını sağlamak. Yurtdışından gelen kaynaklarla ve iyi bir yola oturtulan kurumsal reformlarla beraber hem yatırımı arttırmak hem de sosyal güvenlik ağını kuvvetlendirmek lazım. Bu konuda hükümetin doğru politikaları izleyeceğinden de emin değilim.”

Acemoğlu değişiklikleri sıraladıktan sonra, “Sonuç olarak doğru yöne doğru bir adım, ama bence arkası gelip gelmeyeceği belli değil. Bence Türkiye ve Türk halkını zor günler bekliyor” diye ekledi.

Editör: Editör Yazar