Bu ülkenin başka bir derdi yokmuş gibi…
Bu ülkenin geleceğine dair tüm plan ve projeler saat gibi işliyormuş gibi…
Vatandaşın yüzü, yurtta ve de cihanda yaşananalar sayesinde gülüyormuş gibi…
Memleket, adeta kanatlanmış da uçuyormuş gibi…
Ülkeyi yönetenler öyle bir rahat…
Öyle bir özgüvenli ki…
İşleri güçleri seçmece…
İşleri güçleri sandık sandık oy toplamak…
Bu oylara resmiyet kazandıracak,‘Yüksek Seçim Kurulu’nu, her seferinde topa tutturmak!
Çok rahatlar çok…
Kendilerine yarayacak mevzuatlara mı ihtiyaç var:
Gelsin sandıklar, mühürlensin tercihler…
Koltuk sayısı mı artmalı:
Kurulsun sandıklar atılsın oylar…
Nasıl olsa tek taraflı esintisiyle yelkene yön verecek bir medya var.
Nasıl olsa kendi çıkarlarını millet ve de devletin üstünde tutan bazı siyasi partiler vardır.
BU MİLLETİN İNANCIYLA GÜVENİ SARSILMIŞ; KİMİN UMURUNDA…
Yıllar yılları…
Seçimler seçimleri kovaladı durmadan…
Geriye dönüp bakınca…
Yaşananların altına bir çizgi çekip toplayınca:
Ortaya çıkan sonuçta:
Boşa akıp giden oldukça değerli yıllarla…
Bu yılların biriken sorunları vardır!
Peki, bu sorunların temelinde yatan bir numaralı acı gerçek nedir?
Elbette ki, HUKUKUN BAĞIMSIZLIKTAN UZAKLAŞMASIDIR!
İşte o bağımsızlıktan uzaklaşan hukuk:
31 MART İSTANBUL SEÇİMLERİNİ, DEMOKRASİNİN EN KARANLIK ADRESİNE YOLLAYAN HUKUKTUR!
Çünkü neresinden bakılırsa bakılsın:
Okul sıralarında okuduğumuz Anayasa Hukuku’ndan…
Diğer tüm hukuk derslerimize kadar uyum sağlamayan…
Bu konularda nice bilgi ve birikim sahibi olan kişi ve kurumlar tarafından da…
Asla onaylanmayan bir hukuktur!
Zaten…
Hem YSK’nın eski kararları bu seçimi iptal eden gerekçeye terstir!
Hem de itiraz sürecinin anlaşılmaz uygulamaları da bu iptal işine terstir!
Ayrıca önceki seçimlerin sandık kurulları oluşumuna bakınca:
O seçimlerde de aynı statüden insanlara görev verilmiş…
Sandıklarda görev yapan aynı statüden o insanlarla seçim kazananlar:
‘’ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇTİ’’ Dememiş miydi?
Bu nasıl bir hukuk…
Bu nasıl bir farklı uygulama ki…
İktidar partisini ata bindirip Üsküdar’ı geçirirken…
Muhalif partiyi de Marmara’nın karanlık sularına gömüyor!
Hem de yurtta ve de cihanda herkesi hayretler içinde bırakarak…
Hem de adalet, demokrasi, ahlak, vicdan ve de insaf yüklü…
Tüm insani değerler gemisini yakarak!
Bir de…
Bir öncekiseçimlerle…
31 Mart 2019 Yerel Seçimleri arasındaki uygulamalarla eylem ve söylemlerin tamamı:
İstanbul seçimlerinin iptalindeki hukuksuzluğu…
Her yönüyle açık açık ortaya koymaktadır!
Evet, ortada vicdanları yaralayan bir hukuk sorunu vardır!
O halde 23 Haziran Seçimi’nde:
İSTANBUL’DA SANDIKTAN HUKUK ÇIKMALI…
GECİKTİRİLEN BİR HAK:
GERÇEK SAHİBİNE VERİLMELİDİR!
HASAN TUFAN
