ANTEP’İN YOLARI TAŞTAN
Bir ses bir nefes olacak dün gibi
Bahar yeli gibi estikçe esti geçti
Takıldı yüreğime anlamlı bakışlarına
Sen Antep’in gülü ol ben de dikeni
Ne gülşendesin nede kırlarda kayıpsın
Deniz kenarında mı arasam seni
Antep’in denizi yok katmeri harika Belki de baklavada bulurum seni
Düştü yolumuz Gaziantep iline uçaktan mutlu indim
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var derler
Bu gün öyle değil mazide kalan bir hatıra gibi
Bakıyorum sağıma soluma gelen yok bekleyen de
Atatürk Üniversitesi’ni arkadaşım dostum kardeşimi
Arıyor gözlerim nafile
Hatıralar isyanda ismini yazamam
Duvarlara yazı yazan gençlerin hülyasını okudum
Hep sitem hep acı ve kahır anlamaya çalıştım
Antik kentin her köşesi geçmişe duyulan özlem
Sonbaharın akşamında sokaklar arşınlarken
Büyük harflerle yazılmış ÜŞÜYORUM
Birde duvarın ana sayfasına her gece sensizim
Ve de ÜŞÜYORUM
Elim havada kaldı dost bildiğime uzattım
Hazan güneş ısıtmıyor belli ki günler mevsimle yıllar yorgun
GAZİANTEP’İM
Ruhuma eş diyemem ben cıvıl cıvıl neşe doluyum
Kendimi soyguna uğramış gibi hissediyorum
Evimi paylaştığım fakültede iken ders çalıştırdığım
Anıtı dikilmesi lazım vefasızlığının nankörlüğünün
Güzelim Gaziantep’e Anteplilere selam olsun
Esen sonbahar rüzgârlarında üşüdüm
Üşüyorum
Bir vefasızı bıraktım bin dost edindim
Antep diyarından Antep diyarından
Enver ŞENGÜL
Gaziantep, yüzölçümü 6 bin 819 kilometrekare, nüfusu 2 milyon 101 bin 159 ile Türkiye’nin 6’ncı büyük şehridir. Kilis, Kahramanmaraş, Osmaniye Şanlıurfa, Hatay, Adıyaman illerimizin yanı sıra Suriye ile komşudur. Gaziantep Akdeniz bölgesiyle Güneydoğu Anadolu Bölgesinin kesişim noktasında bulunmaktadır. Gaziantep’in bütün ilçeleri Güneydoğu Anadolu Bölgesinde kalmaktadır.
İlçeleri: Araban, Karkamış, İslahiye, Nizip, Nurdağı, Yavuzeli; Merkez ilçeleri ise Oğuzeli, Şehitkamil ve Şahinbey’dir
ŞAHİNBEY MİLLİ MÜCADELE MÜZESİ
Şahinbey sınırları içerisinde bulunan Gaziantep Savaş Müzesi’nde, simgesel olarak Gaziantep’in direniş destanını tüm yönleri ile etkili sunum olanakları ve bu mücadelenin ruhunu taşıyan destansı bir anlatımla ziyaretçilerle buluşturulmuştur.
Anteplilerin müthiş direnişi “Gazi” unvanıyla taçlandırılmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 6 Şubat 1921 günü 147. toplantısında oy birliği ile kabul edilen karar 8 Şubat 1921 de Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiş ve şehrin adı artık Gaziantep olmuştur.
1908 yılında yapılan idari düzenlemede Osmanlı’nın sancak merkezi oldu.1913 yılında Kilis ve Halfeti Antep sancağına bağlandı. Halep İngilizler tarafından işgal edilince Antep bağımsız sancak oldu. Cumhuriyetin ilanından sonra sancaklar kaldırılarak il statüsüne çevrildi.
Tarihi yerleri:
- Zeugma Mozaik müzesi
- Şahinbey Gümrük Hanı
- Hamam Müzesi
- Rumkale
- Gaziantep Kalesi,
- Bakırcılar Çarşısı
- Yaşayan müze Tarihi Gümrük Hanı
ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ
Sanat tarihçileri, arkeologların yanı sıra tarih ve kültür meraklılarının göz bebeği durumunda. Türkiye’yi ziyaret etmek için başlı başına sebep oluşturabilecek bir zenginliğe sahip.Gerek yapı büyüklüğü gerekse sergilenen mozaiklerin kapladığı alan bakımından dünyanın en büyük mozaik müzeleri arasındadır.
NESİ MEŞHUR
Antep fıstığını hemen her tatlıda görebilirsiniz. Katmer, melengiç kahvesi, behram çorbası, Ali Nazik Kebabı, batma kaymak, lahmacun ve harika baklavaları gelir
Gaziantep Güneydoğu Anadolu’nun en gelişmiş ilidir. Gelirinin yüzde 25’i sanayiden yüzde 40’ı tarımdandır. Gaziantep’in toprakları her türlü tarıma elverişlidir.
GAZİANTEP SANAYİ ODASI
Gaziantep, imalat sanayi bölgesi, kapasite, istihdam gücü ve ihracat potansiyeli açısından diğer ekonomik birimlerin bir adım önünde yer almaktadır.
TEKSTİL SANAYİ
Türkiye’nin önemli imalat sanayisi ve ham madde üretimi Gaziantep ilinden karşılanmaktadır.
Mamul ve her türlü iplik üretim merkezidir. Trikolar, örme eşyalar konfeksiyon giyim sanayi ve gıda sanayi üretimi önemli yer tutmaktadır. Dünya çapında baklavalar ve Antep fıstığını sayabiliriz
Metal ve makine sanayi de çok gelişmiştir.
ANEKDOT
Gaziantep kalesi Türkiye’de ayakta kalabilen kalelerin en muhteşemi ve güzelidir. Gerek ihtişamı, heybeti ve gerekse de bir sır gibi gizlediği tarihi ile şehrin tam merkezindedir. 30 metre yükseklikteki bir tepe üzerinde olan kale görenleri hayran bırakmaktadır.
Gelin görün ki Panorama Müzesi bu muhteşem yapının tam tipinde inşa ederek sanki kaleye ihanet ettiler. Bazen şehrin için çok güzel eserler inşa edebilir halkın hizmetine sunabiliriz. Yalnız bu Panorama Müzesi’ni oraya yapmakla kalemi kırmış olursunuz.
Mesela hayvanat bahçesi Türkiye’nin en büyüğü içindeki safari alanıyla bambaşka güzellik veriyor.
Gaziantep’teki son günümde camileri gezdim. Kocaman şehrin bir ulu camisi yok. Valiliği ve öğretmenevini içine alan meydan düzenlenmesinde pekâlâ bu soruna çare olunabilir
